14 Haziran 2015 Pazar

Üniversite Sınavı, Tercihler ve Kabus

Posted by Unknown on 11:14 with No comments

Aslında bu yazıyı 9 Haziran'da yazdım. Bu da demektir ki sınava sadece 5 GÜN VAR! Şu anda çok gerginim ve korkuyorum. YGS denen illet bu sene çok çok zordu. Barajı geçtim mi? Evet. 250 puanı geçtim mi? Evet. Bir dil öğrencisi için yeterli mi? Bilmiyorum. LYS nasıl? Yapıcaz bir şeyler. Daha önceki yazılarımı okuduysanız sadece iki senedir dil sınıfında olduğumu yazmıştım. Bu okula geçtiğimde (Kandilli Kız Anadolu Lisesi) 11. sınıf çoktan başlamıştı. Zor zamanlarımdı. Neyse. O zaman okuldaki hocamız, ona x diyelim, bana en fazla 65 doğru yapabilirsin demişti. Sınava bir haftadan az var ve ben 71 doğruya ulaştım. Toplam 80 soru olduğunu göz önüne alırsak, pek de fena değil. Lakin sınav nasıl olacak göreceğiz. İlk dil sınıfına başladığımda 45 doğru ancak yapabiliyordum. İki senede 26 doğru artırmışım. Bence bu gayet iyi bir başarı. Fakat ailem yeterince
çalışmadığımı söylüyorlar ki, biraz haklılar.Cidden uyumadan ders çalışanlar olduğunu görünce benimki atıştırmalık. Eğer bende oturup, düzenli çalışmış olsaydım doğru sayım daha da artardı. Fakat ben ne kadar çalışsam da adil olmayan bir oyundayız. Örnek vermek gerekirse, İngiltere'de yaşamış bir arkadaşım var. Sınavda en fazla 5 yanlış çıkarıyor. Zaten ana dili gibi biliyor kız İngilizceyi ve ben onunla aynı yarışa giriyorum. Hadi bu çok fazla olmayan bir olay diyelim, kolejlerde birinci sınıftan beri İngilizce eğitimi alıp benimle aynı sınava girecek olan öğrenciler var. Tamam bende özel dersler aldım, kurslara katıldım fakat 13 sene İngilizce gören biri ile 1 sene kursa giden biri kıyaslanamaz bile. Hem ben gene şanşlılardanım. Kursa gidemeyen, özel ders alamayan bir sürü insan var. 
Ben İstanbul'da iyi bir üniversitede mütercim tercümanlık bölümüne girmek istiyorum. Bunun için iki seçeneğim var.

  1. YGS ve LYS'de çok iyi puanlar almam gerek, ki YGS çoktan geçtiği için bu seçeneği göz önüne alabileceğimi sanmıyorum.
  2. Baba parasını kullanarak bir vakıf üniversitesine gireceğim.
Bu metnin kısaca ana fikri zengin bir ailede doğarsan, hayatın 100-0 ileride başlıyor. Bu sadece benim bölümüm için değil bütün diğer bölümler içinde geçerli.
Şimdi gelelim vakıf üniversiteleri hakkındaki düşüncelerime.
İlk olarak şöyle bir durum var, eğer burslu girersen çok iyi üniversiteler var. Ama hiç çalışmayıp da sadece zengin olduğu için senin götünü yırtarak kazandığın üniversiteye kolaylıkla gelen öğrencilerle aynı sınıfı paylaşacaksın.
Bende devlette istediğim yer olmazsa vakıf üniversitesi tercihi yapacağım. Özellikle İstanbul Aydın Üniversite'si ikinci ya da üçüncü tercihimde kesin olarak olacak fakat bu hala kafamı kurcalıyor. Yazıyı bilgisayara 11.06.2015 tarihinde geçirdim. Heyecanım her geçen saniye artıyor. Umarım bütün arkadaşlarım, bütün öğrenciler güzel yerleri kazanırlar.
Biraz fazla gerginlik ve stresten saçmaladıysam kusuruma bakmayın.
Bir sonraki yazıya kadar kendinize iyi bakın.

0 yorum :

Yorum Gönder