13 Temmuz 2015 Pazartesi

Kilo Vermekte Kararlı Mısınız?

Posted by Unknown on 16:38 with No comments
Kilo vermeye karar verip işe başladığınız zaman önünüze çıkabilecek dört engel başarıya ulaşmanızı önleyebilir. Bu engeller şunlardır:
1. Gerçekçi olmayan beklentiler. Kilo vermeye ve daha biçimli bir vücuda sahip olmaya karar verdiğimizde genellikle bunun nedeni görüntümüzden hoşnut olmamamız ve kendimizi iyi hissetmememizdir. Üzerimizdeki fiziksel ve duygusal yükü hafifletmek için giriştiğimiz umutsuzca bir çaba içinde genelde kendimize olan sevgimize değil de kendimizden nefretimizi yansıtan hedefler belirleriz.
Sizin de kendinizden iyice nefret ettiğiniz ve bu nedenle sofranızdan her türlü ''zararlı'' besini uzaklaştırmaya, ne kadar yoğun olursanız olun her gün mutlaka egzersiz yapmaya yemin ettiğiniz oldu mu? Böyle zamanlarda hevesle işe başlar, tüm sıkıntılara sessizce katlanır ve aldığınız sonuçları görmek için her gün tartıya bakarsınız. Ancak yeterince hızlı kilo veremediğinizi gördüğünüz zaman (ki hiçbir zaman istediğiniz kadar çabuk kilo veremezsiniz), isteğinizi de, hızınızı da kaybedersiniz.
Kilo vermeye ilişkin hedeflerinizi belirledikten sonra kendinize bir iyilik yapın ve hedeflerinize bir de sevecen gözle bakın. Hedeflerinizi düşük tutun ki, daha iyi sonuçlar aldığınızda kaydettiğiniz ilerleme sizi mutlu etsin. Örneğin haftada iki kilo vermek yerine yarım kilo vermeyi hedefleyin; bundan daha fazlasını hedeflerseniz mutlu olursunuz. Daha doğru beslenip daha fazla egzersiz yaptıkça kendinizi ne kadar enerjik hissettiğinize, giysilerinizin üzerinizde daha iyi durduğuna ve sağlığınıza önem verdiğiniz için kendinizle ne kadar gururlandığınıza odaklanabilirsiniz.

Biçimli bir vücuda sahip olmanın, kilo vermenin çok da ötesinde yararları vardır. Onun için başlamadan önce bu kararınızın size getireceği beş ek yararı bir yere yazın.
2. Başarısızlık korkusu. Daha önce kilo vermeyi ve biçimli bir vücuda sahip olmayı deneyip de başaramadıysanız, başarısızlıktan korkmanın ne demek olduğunu bilirsiniz. Kilo verme programınızı sürdürememekten ya da hedeflerinize ulaşamamaktan dolayı kaygı duymak normaldir. O zaman ne olacak? Yememeniz gereken bir yiyeceği yeme ya da işyerinde bir proje üzerinde çok fazla çalışıp kendinizi çok yorgun hissettiğiniz için egzersiz yapmama, çocuğunuz hastalandığı için spor salonuna gitmeme olasılığınız artacak. İşin sırrı engellerin farkında olmaktır. Engelleri bilin ve onlara göre plan yapın. Örneğin, ben, spor salonuna gidemeyeceğim zamanlarda kullanmak üzere evimde birkaç ağırlık bulundururum. Ya da mutfağımdan badem, taze sebze, soya proteinli içecekler gibi sağlıklı besinleri hiç eksik etmem. Böylece zaman baskısı altında olup yine de sağlıklı beslenmekten vazgeçmek istemediğimde doğru olanı yapma olanağını buluyorum.
Kilo verme sürecini kesinlikle uygulanması gereken katı bir plan olarak görmek yerine kendini keşif yolculuğu, sizin için neyin işe yarayıp neyin yaramadığını görmenin bir yolu olarak ele almak daha iyidir. İçinizdeki eleştiricinin size asla başaramayacağınızı söylediği her seferinde ona şöyle yanıt verin: ''Benim yaşamımda mükemmeliyetçiliğe yer yok.'' Sonra yolunuza devam edin.
3. Zamansızlık. Kilo vermek isteyen insanlardan çok sık duyduğum bir yakınma,egzersize ya da sağlıklı öğünler hazırlamaya zaman ayıramayacak kadar yoğun olduklarıdır. Yoğun yaşamınızla ilgili gerçek şudur: Sağlığınıza yer ayırmak için o çok yoğun programınızdan bir şeyleri çıkarmanız gerekmektedir. Ben yıllarca bana danışanların, mevcut yoğun programlarına bir de egzersiz eklemek için ince planlar yaptıklarını dinledim. Size şunu kesin olarak söyleyebilirim ki, egzersiz yapmak için sabahları bir saat erken kalkmaya niyetlenmek kadar başarısızlığa davetiye çıkaracak başka bir düşünce olamaz. Tüm danışmanlık kariyerim boyunca zaten dolu bir programa bir de kilo verme planını ekleyip de başarılı olan kimseyi görmedim.

Kendinize bakmak için programınızda bir yer ayırmalısınız. Bu, televizyon karşısında geçirdiğiniz zamanı kısaltmak, bilgisayarın karşısında daha az oturmak, gönüllü çalışmalarınızın bir kısmından vazgeçmek ya da egzersizlerinizi çocuklarınızla oynadığınız zamana denk getirmek anlamına gelebilir. (Beceriksiz'in Notu: Çocuklarınızla geçirdiğiniz zamanda yapmayın mümkünse. Sanki başka zaman yok. Sonra ilerde o çocuklar sevgisiz büyüdükleri için katil falan oluyorlar.)
Belki işyerinde size verilmek istenen yeni bir projeyi geri çevirmek, belki eşinizden hafta içinde çocuklara daha çok onun göz kulak olmasını istemek zorunda kalacaksınız ve böylece birilerini kızdırcaksınız, ancak şunu unutmayın: Uzun dönemde sağlığınıza önem vermeniz herkesin yararına olacak.
4. Suçluluk duygusu. Kilo verme programınız için zaman ayırdığınız ve işlerinizden bir kısmını üzerine alması ya da sorumluluklarınızın yeniden gözden geçirilmesi için birilerinden destek istediğinizde, kendinizi suçlu hissetme olasılığınız oldukça yüksektir. Siz yine de bunu yapın. Birilerini kızdırmaktan ya da canını sıkmaktan çekiniyorsanız şunları düşünün:

  • Kilo vermek ve vücudunuzu güçlendirmek ileride kendiniz, aileniz ve işvereniniz açısından tedavi giderleri azalacaktır. 
  • Daha enerjik ve kendine güvenen bir çalışan olarak çok daha üretken ve etkili olacaksınız. 
  • Kilo verdiğinizde kendinizi daha iyi hissedeceksiniz. Daha sabırlı, daha huzurlu, daha anlayışlı, insanlarla birlikte bir şey yapma konusunda daha istekli olacaksınız.
  • Sağlığınıza önem vermeniz ilerideki yıllarda sevdiklerinizi, hasta bir yakınlarına (yani size) bakmanın gerektireceği zaman, para ve duygusal maliyetlerden kurtaracak.
  • Vücudunuzla daha barışık olmanın getireceği rahatlık ve huzur duygusu yalnızca sizin yaşamınızda değil, sevdiklerinizin yaşamlarında da yeni fırsat kapıları açacak.
  • Çocuklarınıza ayak uydurmakla kalmayacak, aynı zamanda onlarla sağlıklı ve güçlü olma alışkanlıklarını kazanmaları için harika bir örnek olacaksınız.
Kendinizi suçluluk duygusuna kaptırmaktan kaçınırsanız, çevrenizdekiler yukarıda sayılanların yanı sıra daha pek çok yarar görecekler. Suçluluk duygusu içinizi kemirmeye başladığında sakin sessizce acı çekmeyin. Arkadaşlarınıza ve ailenize daha iyi bir anne, baba, arkadaş ya da evlat olmak için daha sağlıklı olmaya karar verdiğinizi söyleyin ve onlardan destek isteyin.
Kilo verme sürecinin keyfini çıkarın. Egzersizle ilgili düşüncelerinizi, en sevdiğiniz diyet yemeklerinin tariflerini ya da bir yandan koşuşturken bir yandan sağlıklı beslenmenin püf noktalarını başkalarıyla paylaşın. Tıkandığınızı ya da cesaretinizi yitirdiğinizi itiraf etmekten çekinmeyin. Yardım ve teşvik isteyin. Çevrenizde bir sürü insan size yardım etmeye hazır.

(Yazar Cherly Richardson, konuşmacı ve Life Makeovers adlı kitabın yazarıdır. Bu makale Personal Excellence adlı dergiden alıntıdır.)

0 yorum :

Yorum Gönder