Dizi Yorumu: Agents of S.H.I.E.L.D. 1.Sezon

Herkese merhaba! Uzun zaman önce yazmış olduğum yazıyı sonunda bilgisayara geçme vakti buldum ve bu yazıyla birlikte birkaç yazıyı daha kaydedip, programladım. Bayağıdır boş boş durması zaten canımı sıkıyordu. Ayrıca son bir haftada tıklanma sayımız hiç yüzün altına düşmedi bunun içinde size teşekkür ederim. Artık yazımıza başlayabiliriz.
Her ne kadar dizi şu anda 3. sezonunu yayınlamış olsa da ben buraya genel olarak dizi izlenimlerimi yazıyorum. Dizimiz Avengers'da öldüğünü sandığımız Phil Coulson'un ölmediğini öğrenmemizle başlıyor. Bu durum beni çok sevindirmişti tabii izlediğim zaman çünkü Phil Coulson çok sevdiğim bir karakter. Sezonun asıl konusu Coulson'un öldükten sonra nasıl tekrar hayata döndüğü aslında. Çünkü Ajan Coulson o ''dönemi'' Tahiti'de tatil yaparak geçirdiğini zannediyor. Nick Fury (S.H.I.E.L.D.'ın direktörü) Ajan Coulson'a bir takım kurdurtuyor ve ona bir uçak veriyor. Bir süre (yaklaşık 10 bölüm kadar) olayların bağlantısız olduğunu, niye sürekli farklı maceralar yaşandığını anlamaya bilirsiniz ama gittikçe daha da bağlantılı olduğu ortaya çıktıkça diziye karşı olan bütün tutumunuz değişiyor.
Takım üyeleriyle alakalı olan duygularınız da bölümden bölüme değişkenlik gösteriyor. Ayrıca dizi Captain America: The Winter Soldier ile bağlantılı. Dolayısıyla siz benim gibi yapmayın, önce diziyi izleyin ki filmi izlediğiniz de n'oluyoruz olmayın. Tabii ki aynı şey Avengers: Age of Ultron için de geçerli.
Fazla spoiler vermeden yazımızı tamamlamış bulunmaktayız çok şükür. Umarım diziyi izlersiniz, izledikten sonra da beğenirsiniz. Kendinize iyi bakın!